2.03.2012

17 ayin sonunda...



en son 5. ayın sonunda yazmışım böyle bi yazıyı... bravo bana, 1 yıl sonra ancak tekrar bir durum raporu yazabiliyorum...

pek yoğunum, pek telaşlıyım, pek zamansızım vs. vs... bi cok bahane öne sürebilirim hiç inandırıcı olmayan, ama önce kendime itiraf ettim, şimdi de burada ediyorum, benim bahanem biraz ürketkenlik pratiğimi yitirmemle alakalı... onlarca sayfa takip ediyorum, okuyorum, ama iş kendime gelince bi üşengeçlik, bi ertelemecilik... neyse bu oglusumla ilgili bir yazı olacaktı, ben yine kendime daldım...

5.aydan sonra, 1 ay daha sadece anne sütüyle devam edip, 7. ayda meyveyle giriş yaptık katı gıdalara... bizimki bir oburiks oldugu icin hic zorluk yaşamadık yemek düzenine geçişte... tabii bunda dişlerin 5.5 ay itibariyle başlayıp, 16. ay sonunda 16yı tamamlamış olmasının da etkisi büyük... sütü de 13.ayın sonunda bitirdik, doktorumuzun da uyarılarıyla... zira zaten anneci bir cocugumuz var, daha devam etsek ne olurdu bilmiyorum...

oglus, biraz iri bir cocuk olmasının da etkisiyle 13.5 ayda yurumeye basladı... uzun boy yümrümede denge saglama açısından dezavantajmış... ürün tavsiyesi falan yapacak kadar yazmıyorum, ve doktorlar da mümkünse 2 yaşına kadar ayakkabı giydirmeyin  diyor biliyorum ama biz kış aylarına denk geldiği için  ilk yürümesinde pediped in tabanı deri olan ayakkabılarını kullandık, faydasını da gorduk, tavsiye ederim...

şimdiye kadar sadece 1 kez hastalık yaşadık, onda da hafif nezleyken yaptığımız uçak seyehatinin enfeksiyonun kulağa gitmesine sebep olması büyük şanssızlığımız oldu... ogluşa hiç ilaç vermemişken, antibiyotikle başlangıç yaptık... bi de üstüne, iyileşmesilyle birlikte, aynı anda 3 tane birden köpek dişinin patladığını görünce, haline üzülsem mi, sevinsem mi bilemedim...

17 ayı, 18 uçak yolculuğuyla tamamladık... seyehatlerimiz hep yurtiçi ve hatta ananne babane ziyaretleri şeklinde oldu şimdiye kadar... anca bu bahara, ogluşla bi yurtdışı seyehati düşleyebilir hale geldik... hatta hala soru işaretlerim de var...

bi de konuşma mevzusu var ki, o çok evlere şenlik...  bizimki bayya bi geveze çıktı valla...  burda hiç tarzım olmamakla birlikte maşallah demek istiyorum, zira 3 kelimelik cümlere geçtik çoktan... derdini anlatması, istediği ve istemediği şeyleri anlatabilmesi cok büyük rahatlık oldu...

bu kadar yazmışken biraz da kendimden bahsedeyim. 7.aydan sonra işe başladım ama hala tam zamanlı gibi olamadım... ya sabah gec geliyorum, ya da aksam erken çıkıyorum ve ancak yetişebiliyorum ev ve ogluşla ilgili devam etsin diye uğraştığım düzen tekerine... kilolar, yazın biraz daha gitti an itibariylr +2.5 ta kaldım... pantolanlara giriyorum biraz sıkı sıkı, ama çok sorun etmiyorum... sosyal hayat da genellikle ev ortamlarında devam ediyor, zira etrafımızdaki tüm arkadaşlar çocuk yapınca evden daha rahat bir yer yok bize...

çocuklu arkadaşlar olarak arada cumartesi sabahları şurada kahvaltı ediyoruz... ben 'ne güzel s.a.t.c. kahvaltıları gibi' diye takılıyorum, ama tabii konustuğumuz şeylerin o kahvaltılarda konuşulanlarla pek alakası yok, zira zamanın çoğu yanlarımızda olmamalarına rağmen yine çocukları konuşarak geçiyor...

buradan anlıyoruz ki gerçekten, hiç bir anne artık annelik öncesindeki kadın değil...

2 yorum:

Adsız dedi ki...

canım o kadar oldu mu 17 ay :)gerçi benim minik bile 7 aylık oldu hala inanamıyorum ne zaman doğdu hangi arada bu kadar şey geçti.Kesinlikle anne olduktan sonra herşey değişiyor..artıları eksileriyle.
Bu arada havaalanında karşılaşmamız ne güzel bir tesadüftü iyi ki bizi görmüşsün çok çok öpüyorum seni ve Can kuzuyu..

Unknown dedi ki...

oyyy ne kadar tatli masallah !!!
bu arada kirmizi blogunun adi bende bugün kirmizi sort giydim.. aklima geldi yazmka istedim hihi :)

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...