1.12.2008

play yoga...

cumartesi günü, birkaç hafta önce, denemeden aldığım, üstümden taşan, m beden, güzelim kırmızı ekoseli gömleği değiştirebilmek umuduyla, birkaç haftadır yoklama verircesine, sektirmeden gittiğim beşiktaş cumartesi pazarı faslının ardından, geçenlerde şurada haberini görüp kayıt yaptırdığım yoga dersine katıldım.
play yoga with adidas.

Ekose gömlek hadisesi, artık bıkkınlığımın, ve değiştirme umudumun da sönmesinin etkisiyle yine ekoseli resimdeki gömlek elbiseyi almamla nihayet son buldu. pek de içime sinmedi, önceki gömleği bırakırken elim titredi ama neyse... bi daha denemeden birşey almama, ya da deneme imkanı olmayan şeylere hiiiç yeltenmeme konusunda ders oldu bu bana... tabii bu arada 3-4 haftadır pazara gitme ve hiç aklımda olmayan bi sürü şeye gereksiz para harcama durumları da cabası...
neyse asıl konu play yoga deneyimlerime geleyim... ben evime yakın dolayısıyla kolay gidebilmem bi de daha öncesinden de bilip, mekani beğenmemden ötürü essporto yu tercih ettim. İyi de oldu, daha önce detaylı olarak gezmis olmanın altyapısıyla, soyunma odalarında ya da stüdyoya ulaşma konusunda yardım istemedim ve hiç zorluk yaşamadım. (zira benim gibi yer-yön fakiri bi insan için bile kolay biyer.)
yoga stüdyosu olarak kullanilan salon, hertür aletsiz uygulamanın yapıldığı genel salonlardan biri, yani aynalı, şeffaf cam bölmeli fln. aydınlatma kotrolü gibi bişey sözkonusu değil. bunun dişinda diğer performanslarda arayıp da bulamadığımız bi artı belki, ama yoga için hayli soğuk ve havalandırmalı bi mekan.
derse gelince, bi kere play yoganın anlatılması, öğretilmesi gibi bi durum sözkonusu bile değildi. ben 2 seneyi aşkın süredir yoga yapıyorum, ve tüm pozları adım gibi bilmeme rağmen, dersi zar zor takip edebildim. oradaki bi sürü insan pozların yarısını bile takip edemedi. ne nefes kontrolü, ne pozların doğru yapılması, hepsi hikaye. üstüne aynı hareketin 7 kez üstüste tempolu şekilde tekrarı fln olmasıyla da olay ciddi ciddi aerobik gibi bi şeye dönüştü. kan-ter içinde sona yaklaşan, üstüne deli gibi üfleyen kanalların altında titreyerek biten bi ders oldu. ben sonrasında 2 aylık program alma hevesiyle gitmiştim, tüm heveslerim uçtu. bi de üstüne pazar günü vücudumun bi sürü alakasız noktasında kas ağrılarıyla geçince bu kararım kesinleşti.

En komiği de dersin sonunda adidas tüm katılımcılara şu resimdeki dersle ya da conceptle zerre kadar alakasız performans ipinden hediye etti. hemen bi, piknik ortamı lazım bana, bu ipi kullanmak için, ama o da artık sonraki bahara...

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...